Zaman her şeyi gösterecektir

17 Ekim 2021 Pazar

Saygıdeğer meslektaşlarım,

Sn. Hakan ERTUNK tarafından hazırlanan video haberini Optisyeninsesi haber portalında merak ederek izledim. Sn. ERTUNK’un 12 Eylül tarihinde girişimini başlattığı ilmi siyasetle üstlendiği misyonu ve nereye soyunduğunu merak etmeme gerek kalmadığını belirterek başlamak istiyorum.

Öncesinde gerçekten merak ediyordum, yaşadığım gerçekler her şeyi netleştirdiğini bilmenizi istiyorum. Zaman her şeyi gösterecektir. Oda Mali Genel Kurulunun içerisinde, sonrasında ve bugün takınmış olduğu bu tavrın devam edeceği ve ettireceğini de anlamış bulunuyorum.

Haberin içeriğine baktığımda, aynı konuların tekrar gündeme taşındığını görüyorum. Önceki açıklamamda belirtiğim üzere Sn. ERTUNK, konuların çok uzağında kalmış olduğunu belirtmiştim. Geçmiş arşivlere bir göz atın, orada her şeyi tüm açıklığı ile göreceksiniz telkininde bulunmuştum.

Ne yazık ki taraf kılavuzları dinlemeyi seçerek, bu samimi önerimi de dikkate almadığını görüyorum. Doğrusu, Konulara adil bir yaklaşımla objektif bakabilmek ancak adil kişilerin işidir. Öncesinde de belirttiğim gibi 12 Eylül 2021 tarihinden sonra adaletten söz etmemesi gerektiğini de belirtmiştim.

Sn. ERTUNK’ u biraz geçmişe götürmek lazım. Dernek Yönetim Kurulumuz almış olduğu kararında Oda Birliğe gerekli desteğin verileceğine ancak 6643 Sayılı Yasanın kıyasen uygulanmasına karşı çıkılacağına karar vermiştir. Biz bu doğrultuda çalışmalarımızı sürdürdük. Kanun ve yönetmeliğin yazılma aşamalarında kimseden görüş alınmamıştır.

Sağlık bakanlığının daveti üzerine yönetmeliğin ne şekilde hazırlanması gerektiği hakkında görüşlerimizi sunduk. Görüşlerimiz hiçbir şekilde kale alınmamıştır.

Biz yaparız olur Yönetmeliği 24 Mayıs 2019 tarihinde Resmî Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Önerilerimiz dikkate alınarak belki bir değişiklik yapılır düşüncesiyle kanuni süre olan 60 günü bekledik ve son gün olan 24 Temmuz 2019 tarihinde Danıştay Başkanlığına davayı açtık.

Davamızı T.C. Anayasanın öngördüğü sosyal hukuk devleti ve belirlilik ilkeleri göz ardı edilerek Kanun maddesinden alınan güçle biz yaparız olur anlayışı ile hazırlanan Yönetmeliğin insan haklarını ihlal eden maddelerine ve Kanunun Anayasaya aykırılığı iddiasıyla açtık. Bugün 17 Ekim 2021 bugüne kadar geçen iki yıllık zaman dilimi içerisinde iletişim, uzlaşı kültürü açısından tüm girişimlerimize sırt çevrilmiştir.

Sn. ERTUNK işleyen sürecin içerisinde bulunmamasına rağmen, geldiğimiz noktada 5193 Kanuna eklenen EK1. Ve Geçici 4. Maddelerini, 30783 sayılı Yönetmeliği, Danıştay Başkanlığının Anayasaya aykırılık gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine sevk ettiği dosyayı ve Anayasa Mahkemesinin verdiği gerekçeli kararı çekinmeden neredeyse Abdullah AYDIN yazdı ve verdi diyecek.

Aidat konusuna gelecek olursak Oda kuruluşlarının daha başında 20 Eylül 2019 tarihinde olması ve yapılması gerekenlerle ilgili önerilerde bulundum. Ne kadar zaman geçmiş ne yapılmış, maalesef hiçbir şey. Sn. ERTUNK İki yıl önce hangi düşüncelere sahip olarak yapmış olduğum açıklamayı izleyin hukuka gidişimin de gerekçesini anlar ve içinizde adalet duygusu yeşerir inşallah.

Sn. ERTUNK haberinde disipline sevk edilmem için Odaya dilekçeyle başvurduğunu açıklık, şeffaflık ve bilgi verme Kanunu kapsamında açıklıyor. Bilgi için kendisine teşekkür ediyorum. Sn. ERTUNK’dan benim de bir istirhamım olsun. Bir dilekçeyle Oda Hapishanesinin kurulması için baş vuruda bulunabilir mi acaba. Onun dilekçelerinin keyfiyetini Oda Yönetim Kurulu Üyeleri hemen kavrıyorlar.