Optiğin vazgeçilmez ham maddesi ne amaçla üretilmişti?
19 Ocak 2020 Pazar
İkinci dünya savaşının başlamasıyla beraber plastik sanayi zaten iyi bir durumdaydı.
Polystyrene resinler 1937 den itibaren ticari olarak üretiliyordu. Naylon ve Yüksek performanslı plastik hammaddeleri de 1930’lu yılların bilinen ürünleriydi. Savaşın başlamasıyla ittifak ve ihtilaf devletleri doğal hammadde sıkıntısı çekmeye başladılar. Plastik sanayi ihtiyaç duyulan hammaddelerin yerine kullanılabilen çok zengin bir kaynak halini aldı. Ve bu durum plastik sanayini yeni plastik ürünler üretmeye zorladı.
1965 e kadar bilinen adı “Pittsburgh Plate Glass“ bugünkü adı “PPG” olan firma düşük basınçta thermofiksaj (yani ısı ile sertleşen) materyal üretiminin bir yolunu araştırmaya başlar. Rohm &Haas ve DuPont zaten pleksiglas ve lucite isminde hammaddeleri bulmuşlardı. Pittsburgh Plate Glass firmasının bir yan kuruluşu olan Ohio-Barberton da bulunan “Columbia Southern Chemical” firması saydam, şeffaf resinleri araştırmak amacıyla bir ekip kurdu ve bu ekibin adını bugünkü “CR” ismine baş harflerini veren “Columbia Resins.” verdiler.
Ekip izole edilmiş örnekleri kod numaraları ile adlandırdılar. 1940 yılının mayıs ayında 39 uncu örnek aranan ihtiyaçlara cevap verdiği anlaşıldı ve bu özel monomerin adı (ADC) “allyl diglycolcarbonate” idi ve Pittsburgh Plate Glass firması bu ürünü “CR 39” olarak tescilledi.
Bu ürünün en avantajlı özelliklerinden biri kumaş ve kâğıt tabakalarıyla sorunsuz olarak birleşebilmesiydi. Bu güçlendirilmiş plastikler diye adlandırılan yeni ve büyük bir endüstrinin başlamasına sebep olmuştur.
CR 39 monomerinin sanayide ilk kullanımı fiberglass içerikli formülü B-17 bombardıman uçaklarının kalıplanmış yakıt depolarının üretiminde kullanılmıştır. Ve bu depolar özel bir kauçuk ile kaplanmaları sayesinde kendi kendini izole eden bir depo üretilmiştir bomba parçalarının ve kurşun deliklerinin yaratacağı hasarlara karşı. Ve daha sonra kokpit içindeki yakıt deposunun göstergesi olarak çalışan cam tüpler CR 39 dan yapılmış tüplerle değiştirildi. Savaş yıllarında optik lens amaçlı çok az bir üretimi olmuştur. Bu lensler çok kalın ve reflektör ve projektörler de kullanılmıştır.
Savaşın 1945 de bitmesiyle ABD hükümetinin yaptığı bütün kontratlar iptal edildi ve Barberton fabrikası yaklaşık 20 ton “CR 39” hammaddesi elinde kaldı ve bu firma için önemli bir miktardı. Ve bu olay firmayı özel sektörün kullanımına uygun hale getirme amaçlı çalışmalar sonucu bir katalizör buldular. Ve “CR 39” monomeri likit(aşışkan) olarak kalacak katalizör ile karıştırılana kadar ve bu katalizör ile beraber satışa sunuldu ilk ilgilenen optik firması “univis” olmuştur Birkaç başarısız üretim denemesinden sonra projeyi rafa kaldırmışlardır. Bu arada Armorlite, Sola ve Essilor ile beraber pilastik optik lens üretici liderleri olmuşlardır.
1960 lı yıllara kadar “CR 39” düz plakalar halinde satılıyordu ve bunlarda genelde güvenlik maskelerinde, güvenlik gözlüklerinde, gaz maskelerinde kullanılıyordu. Savaş sonrası yıllarda diğer bir kullanım sahası ise endüstriyel makinelerde, vinçlerin pencerelerinde vs.. olmuştur.
1975 e gelene kadar optik endüstrisi “CR 39” monomerini dökmesini, kesmesini, parlatmasını, aşındırmasını öğrenmiş oldu.
Şüphesiz günümüzde CR39 optik endüstrisinde en yoğun olarak kullanılan ham maddedir. Kimyevi sağlamlığı, mineral cama karşı 48% daha hafif olması, ham madde olarak likit (akışkan)formda olup cam kalıplara istenilen şekilde dökülebilmesi, işleme, renklendirme ve kaplama uygulamalarındaki sağladığı avantajlar CR39 hammaddesini optik sanayinde lider duruma getirmiştir.
Mineral cam ve organik camın özeliklerini taşıyan yeni bir cam keşfedilene kadar bu alanda çalışma ve araştırmalar sürecektir .
Taylan KÜÇÜKER/ Eczacı Gözlükçü
Kaynak:Joseph L. Bruneni “LOOKING BACK, an illustrated
kaynak: https://optisyeninsesi.com/optigin-vazgecilmez-ham-maddesi-ne-amacla-uretilmisti