« Haberler «

Katarakt belirtileri ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenler

18 Ekim 2021 Pazartesi

Katarakt, büyük ölçüde ileri yaştaki kişileri etkileyen bir sağlık sorunudur, çünkü doğal yaşlanma nedeniyle göz lensi matlaşmaya başlar. Bu matlaşma, kişinin gözünde rahatsızlık yaratır, yaşam kalitesini doğrudan etkiler ve zamanında durdurulmazsa körlüğe bile neden olabilir.

Gözün merceği, bir kameranınkine çok benzer şekilde çalışır: Işığı gözün arkasındaki retinaya odaklar, bu da sinir sinyallerini beyne iletir ve ayrıca gözün odağını ayarlayarak görmemizi sağlar. Ancak yaşın ilerlemesiyle gelen normal aşınma ve yıpranma bölgede proteinin birikmesine neden olur. Bu, lensi köreltir ve katarakt arttıkça görmeyi giderek zorlaştırır.

Kataraktların ortaya çıkması genellikle uzun zaman alır ve sadece bir gözü veya her ikisini birden etkileyebilir. Ancak bir enfeksiyonda olduğu gibi bir gözden diğerine yayılmazlar.

KATARAKT TÜRLERİ

Birçok katarakt türü vardır:

Konjenital katarakt: 1 yaşın altındaki çocuklarda görülür. Normalde nedeni bilinmemekle birlikte, çoğu zaman Down sendromu gibi metabolik hastalıklar ve hamilelik sırasındaki bulaşıcı hastalıklar ile ilişkilidir.

Nükleer katarakt: Kataraktın en sık görülen şeklidir. Lens çekirdeğinin aşamalı olarak sertleşmesi ve opaklaşması ile ortaya çıkar. Genellikle lensin kırılma indisindeki artıştan dolayı ilerleyici miyop eşlik eder.

Kortikal katarakt: İkinci sıklıkta görülen katarakt şeklidir. Lens korteksinde, hastaların bulanık görme, kontrast duyarlılığı kaybı ve parlamayı bildirdiği bir opaklaşma vardır.

Arka subkapsüler katarakt: Gençlerde uzun süre kortikosteroid kullanımından sonra, miyopide veya inflamatuar süreçlerden sonra ortaya çıkan bir katarakt türüdür. Birkaç ay içinde görme kaybı ve çok fazla parlama üretir.

Travmatik katarakt: Genellikle tek taraflıdır ve iris sfinkterinin yırtılması veya arka kapsülün yırtılması gibi diğer değişikliklerle ilişkilidir.

Katarakt teşhisinden sonra hastanın görüşünün gelişimi oldukça değişkendir. Bazı durumlarda kataraktlar hızla ilerler, tanıyı takip eden aylarda görme azalır, bazılarında ise zamanla pek değişmez. Sadece göz doktoru tarafından planlanan düzenli kontroller, kataraktın gelişimini kontrol etmeyi ve bilmeyi sağlayacaktır.

KATARAKTIN NEDENLERİ

Gözde, görüntüleri retinaya odaklamaktan sorumlu bir yapı vardır. Normal kabul edilen koşullar altında bu lens saydamdır ancak yıllar içinde bu yapı opaklaşır ve katarakt oluşur.

Yaşın ilerlemesine ek olarak katarakt gelişimine neden olabilecek başka nedenler de vardır:

– Diyabet gibi metabolik hastalıklar

– Bazı ilaçların uzun süreli kullanımı

– Güneş radyasyonuna maruz kalma

– Sigara kullanımı

– Obezite

– Hipertansiyon

– Üveit (göz içi iltihabı) gibi göz hastalıkları

– Önceki göz ameliyatları

– Göz travması

– Radyasyon tedavisi

– Genetik

KATARAKT BELİRTİLERİ

Yaşa bağlı katarakt genellikle zamanla geliştiğinden, görüş sağlığının giderek kötüleştiği fark edilmeyebilir. Ancak saydam olan göz merceği yavaş yavaş sarımsı veya kahverengi bir renge döndüğünden, renk tonundaki artış okumayı zorlaştırabilir ve renkler soluk görünebilir.

Diğer belirtiler arasında çift veya bulanık görme, parlama (farlar, lambalar veya güneş ışığı çok parlak görünür) ve sürüşü tehlikeli hale getirebilecek zayıf gece görüşü sayılabilir.

Bunu, rengi solan ve sarıya dönen şeffaf bir plastik parçası gibi düşünebilirsiniz. Yeni katmanlar eklendikçe, daha yoğun ve daha sert hale gelir. İlk anlarda hasta ışıktan rahatsızlık, parlama ve renklerin algılanmasında değişiklik gibi daha ince belirtileri fark edebilir.

Bu belirtilerden birkaçına sahipseniz göz muayenesi olmanız şarttır. Uzmanlar, 65 yaş üstü kişilerin yılda bir veya iki kez göz testine girmesini öneriyor. Ayrıca düzeli olarak çeşitli ilaçlar kullanıyorsanız, düzenli göz muayeneleri yaptırmalısınız. Görme yeteneğinizin sizi etkilemeye başladığının farkında bile olmayabilirsiniz.

Katarakt genellikle, bir göz tablosundan farklı boyutlardaki harfleri okuduğunuz bir görme keskinliği testi içeren kapsamlı bir muayene ile tanımlanır. Bu test, görme keskinliğinizi, netliğinizi ve ayrıca çeşitli mesafelerden ne kadar iyi görebildiğinizi ölçer.

Ayrıca göz bebeklerinizin damlalarla büyütüldüğü bir göz muayenesi de yapılacaktır. Bununla, doktor gözlerin arkasını daha iyi görebilir. Doktorunuz katarakt, retina ve optik siniri göz hasarı veya glokom gibi sorunlar açısından gözlerinizi inceleyecektir.

KATARAKT TEDAVİSİ

Katarakt erken evrelerdeyken hastalar yeni gözlük reçeteleri, daha güçlü ışıklar, parlama önleyici güneş gözlükleri veya büyüteçlerle biraz daha iyi görebilirler. Ancak katarakt kötüleştiğinde ve semptomlar günlük aktivitelere (okuma, araba kullanma, televizyon izleme) müdahale ettiğinde, kataraktı çıkarmak için ameliyat tek seçenektir.

Katarakt düzeltme operasyonu, hasarlı lens bölgesinin çıkarılması ve göz içi lensi ile değiştirilmesi ile yapılır.

KATARAKTI ÖNLEMEK İÇİN İPUÇLARI

Bazı doktorlar kataraktın önlenemeyeceği konusunda ısrar ediyor. Ancak, bu etkiyi kısmen azaltmak için birkaç ipucunu takip edebilirsiniz:

Zararlı alışkanlıklardan kaçının

Sigarayı ve alkol tüketimini bırakmak, yaşam kalitenizi artıracak iki seçenektir. İlk başta zor olsa da, özellikle bu eylemleri gerçekleştirmeye yol açan sosyal baskı sayesinde daha sonra oldukça rahat bir yaşam şekline doğru ilerlediğinizi göreceksiniz. Araştırmalra göre, tütün kullanımı kataraktı tetikler ve hatta diğer göz hastalıklarının gelişiminde de rol oynar.

Yeterli ve dengeli beslenin

Diyet, dejeneratif hastalıkları önlemede en önemli faktörlerden biridir. Yeterli ve dengeli bir diyet, organizmanın sağlıklı çalışmasına yardımcı olur.

Ayrıca çeşitli gıdalardaki antioksidanlar, insan vücudunun farklı bileşenlerinin sağlıklı kalmasına katkıda bulunur. Meyve ve sebzelerde bulunan enzimler göz ve diğer organların sağlıklı kalmasını sağlar.

Güneş koruyucu kullanın

Araştırmalara göre, güneş tarafından üretilen ultraviyole ışınlarına uzun süre maruz kalmak katarakt gelişimini tetikleyebilir. UV ışınları proteinleri ve diğer gözle ilgili enzimleri bozarak ve oksitleyerek etkileyebilir.

Bu şekilde enzimler göz için temel yararlı işlevlerini kaybederler. Kendinizi zararlı UV ışınlarından korumak için koyu renkli gözlükler, geniş kenarlı şapkalar ve güneş koruyucu kremler kullanabilirsiniz.