Gözlüğü atmak için neden lazer olmamalı?
16 Nisan 2020 Perşembe
Göz kongresindeyiz. Bir masada 6 göz doktoru biri dışı hepsi gözlüklü. Lazer gerçeği budur.
Zincir göz hastanesi sahibi ile yurt dışında etkili olarak yapılan ”Miyop’u durdurma” “Şaşılıkta egzersizle tedavi” hastanelerinde uygulamak üzere konuştum. Cevap: “Doktor miyop ilerlemezse biz lazer yapamayız, bizim hastaneler de kapanır. Şaşılığın iyisi sabah muayene olup akşam ameliyat olandır…” Bir daha anladım ki “Sağlık bir ticarettir.”
Önce sormak gerekir: Göz doktorları gözlüğü atmak için neden kendileri ve aileleri lazer olmuyorlar? Önce işlemin başarılı gittiğini düşünelim:
*Göz hassas bir organdır tamir edilmiş organ durumuna düşmektedir.
*Göze lazer bir cerrahi müdahaledir, yani ameliyattır.
*Göz kuruluğu asrın hastalığıdır. Göze lazer en ciddi göz kuruluğu nedenidir, göz kuruluğunu katlar, yaşam kalitesini bozar.
*Lazer derine inemediğinden lazerle tabaka kesilerek kaldırılmaktadır. Yıllar sonra bile kaldırılan parça tam olarak kaynamaz. Dokunmasız diye yapılanlar da bir müdahaledir, yanık yine yapılmaktadır.
*Hangi yanık iz bırakmaz? Lazer yakar. O bölgede hücre ölümüne, doku kaybına, artıklara neden olur. Bu görüntü kalitesini bozar.
*Görme değil mükemmel görme: Harfleri okumak yeterli değil. Mükemmel görme ayrı bir durumdur. Kontrast kaybı, ışık yansımaları, göz kuruluğu mükemmel görmeyi bozar.
*Görüntü kalitesi: Akşam ışık yansımaları rahatsız edici ve inatçıdır.
*Kontrast duyarlılık azalır, yani hasta görür, ama net görmez.
Yakın görme: Miyoplarda 40 yaş sonrası bu defa yakını görmeme başlayacak, yine gözlüğe muhtaç olacaklar.
*Tekrarlama: Bir süre sonra numara tekrarlayabilir. Polis ve subay adaylarına erken yaşta yapılan lazer yeniden numara çıkmasına neden olur. Artılarda bu oran oldukça yüksektir. Tekrarlayanların çoğunluğu 20 yaş civarı lazer olanlardadır.
*İşin sosyal yönü:
Hevesliler: 0.25 gözlük yazarsınız “Bunun ameliyatı yok mu? “ derler. Koş koş zaten seni bekliyorlar. “Olaya balıklama atlamak” zaten milli karakterimizdir.
*Yenilik zannedenler: Artık yenilik değil. Kokusu çıkmaya çoktan başladı.
*Kaderciyiz: Başarısız olsa dahi kabulleniriz. Halimize razı oluruz. Sıkıntımızı kimseye söylemeyiz, açığımızı vermez, çok güzel deriz.
*Yaş olayı: Gelişen teknoloji göz numarasında önceleri 20 yaş iken artık 24 yaşına kadar göz numarasında değişme olur. Bu yaştan önce yapılmamalıdır. 40 yaştan sonra zaten göz yapıları yaşlanıyor, onu hızlandırmamak gerekir.
*Mecbur olmak zorunda olanlar: Polis ve subay adaylarıdır. Bunlar lazer olanların büyük bir kısmı oluşturmaktadır.
Reklamlar, reklamlar, reklamlar.
*İşin ticareti: Hasta bulamadıkça, sorun çıktıkça “Yeni yöntem” diye müşteri bulmaya çalışmaktadırlar. Dikkat edin hasta demiyor, müşteri diyorum.
Yazacak çok şey var ama anlayacak düzeyde olana bu kadar da yeter, bazılarının zaten inadını kırmak mümkün değildir.
Müdahalesi başarışı olmayan grubu ayrı düşünmek gerekir. Onların durumu zaten içler acısıdır. Göz hassas bir organdır, önce bozmayın, sonra lütfen dokunmayın.
DR. SELİM HÜSREVOĞLU Göz Hastalıkları Uzmanı
FSM TIP MERKEZİ / ÇEKMEKÖY/ İST 44473
Geniş bilgi gormegelistirme.com sitesindedir.
kaynak: https://optisyeninsesi.com/gozlugu-atmak-icin-neden-lazer-olmamali