« Haberler «

Deyimler Ve Atasözleri

12 Mart 2021 Cuma

Konfüçyüs,Bir ülkenin yönetimini ele alsaydım, yapacağım ilk iş, hiç kuşkusuz dilini gözden geçirmek olurdu. Çünkü dil kusurlu ise, sözcükler düşünceyi iyi ifade edemez. Düşünce iyi ifade edilemezse, görevler ve hizmetler gereği gibi yapılamaz. Görev ve hizmetin gerektiği şekilde yapılamadığı yerlerde âdet, kural ve kültür bozulur. Âdet, kural ve kültür bozulursa adalet yanlış yollara sapar. Adalet yoldan çıkarsa, şaşkınlık içine düşen halk ne yapacağını, işin nereye varacağını bilemez. İşte bunun içindir ki, hiçbir şey dil kadar önemli değildir!” der.

Kültür etkileşimsel süreçler sonucunda sürekliliğini sağlayan devingen bir yapıdır. Dil, düşünceleri, düşünceler davranışları, davranışlar toplumu ve kültürü etkiler. Atasözleri dil ve kültürün kesişim alanlarından biridir. Atasözleri toplumsal deneyimlerin en yoğun ifade aracıdır. Toplumsal hafızayı koruduğu gibi bireylerin eğitiminde de önemli bir yere sahiptir. Ancak olumsuz öğretili atasözleri bireyi dolayısıyla toplumu olumsuz da etkileyebilir. Yanlış davranışları meşrulaştıran bazı atasözleri toplumun her kesiminden insanı etkilediği gibi bilimle uğraşan kişileri de etkileyebilecek güce sahiptir. Bilimsel etik eksikliğindeki etmenlerden birinin de toplumsal öğretiler yani atasözlerinin olabileceği düşünülmektedir.

Bu çalışmanın amacı kültür ve davranış arasındaki etkileşime atasözleri ve bilimsel etik arasındaki ilişki üzerinden değinmektir. Çalışma kapsamında Türk dilinde bulunan ve toplumda sıklıkla kullanılan bazı olumsuz öğretili atasözleri belirlenerek bunların bilimsel etik anlayışını zedelemeye ne derece müsait olduğuna dikkat çekilmeye çalışılmıştır. Öğretide bulunma, yol gösterme atasözlerinin birincil işlevidir. Yaşantı yani tecrübe sonucu söylendiği ve toplumun genelinde kabul gördüğü için doğruluğu tartışılmaz. Toplumun genelinde kabul gören düşünce ürünleridir atasözleri.

Bazı atasözleri bireyin çalışmasını telkin eder ve bazıları tembelliğin vereceği zararı haber verir. Örneğin; emek olmadan yemek olmaz, yazın gölge hoş, kışın çuval boş, akan su yosun tutmaz, işleyen demir pas tutmaz, lafla peynir gemisi yürümez, zahmetsiz rahmet olmaz, er olan ekmeğini taştan çıkarır vb. şeklinde çokça sayabiliriz. Bu tür olumlu öğretilerde bulunan atasözleri dil ve kültür dünyamızda yer almakla birlikte olumsuz telkinlerde bulunarak kültürün kendini yanlış anlamasına neden olabilen olumsuz öğretili atasözleri de bulunmaktadır.

Atasözlerinin yanlış söylenmesi söz konusu olabildiği gibi yanlış çıkarımlarla yorumlanması da mümkün görünmektedir. “Güzele bakmak sevaptır” olarak bilinen ancak doğrusu “Güzel bakmak sevaptır” olan atasözünde olduğu gibi atasözleri bir vesile yanlış aktarımlar da gerçekleştirebilmektedir. Bu yanlış öğretiler zihin dünyamızı da yanlış şekillendirebildiğinden özelde bireye genelde ise topluma olumsuz bir biçimde etki edebilmektedir. Çünkü bu yanlışlıkları doğru kabul eden bireyler olumsuz eylemlerine bu yanlış atasözlerini dayanak olarak gösterebilmektedir. Bireylerin bu tür eylemlerini atasözleri ile meşrulaştırmaları toplum nezdinde kabul edilebilirliğini yükseltmekte ve hem bireyin hem de toplumun yozlaşmasına sebebiyet vermektedir.

Mahatma Gandhi’nin şu sözleri anlatmak istediklerimizi adeta özetlemektedir: “Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelere dönüşür. Düşüncelerinize dikkat edin, duygularınıza dönüşür. Duygularınıza dikkat edin, davranışlarınıza dönüşür. Davranışlarınıza dikkat edin, alışkanlıklarınıza dönüşür. Alışkanlıklarınıza dikkat edin, değerlerinize dönüşür. Değerlerinize dikkat edin, karakterinize dönüşür. Karakterinize dikkat edin, kaderiniz olur.”

Kültür, kişinin, toplumun bir üyesi olarak kazandığı bilgi, inanç, sanat, hukuk, ahlak, adet, gelenek, alışkanlık ve yeteneklerin karmaşık bütünü olarak tanımlanır. Davranışlar kültürel değerlere göre şekillenir ve sergilenir. Atasözleri ve deyimler, bir milletin dil zekâsını ortaya koyduğu önemli söz varlığı ögeleridir. Bu kalıplaşmış sözlerin ortaya çıktığı dönemdeki şartlar ve bu yapıyı kullanan insanların dil becerileri zamanla değişiklik gösterdiğinden, bazı atasözleri ve deyimler uzun zaman dilimi içerisinde bazı bozulmalar yaşayarak aslından farklılaşmıştır. Bu farklılaşmalar bazen yerinde eğreti duran ve anlamsız olduğu çok belirgin kelimelerden belli olmaktadır.

Bazı atasözü ve deyimler ise yepyeni bir anlamı öğütler hâle gelecek şekilde değişmişlerdir. Yanlış kullanılan deyimler veya atasözleri, birçok dilde var olan “dil erozyonu” diye tabir edebileceğimiz bir etkinin sonucudur. Zamanla toplumun dil zekâsının körelmesi, toplumun alelâde konuşma temayülü içerisinde olması, kelimelerin ses yönüyle çok benzer olduğu başka kelimelerle karıştırılması veya bu değişikliklerin muziplik adına bilinçli olarak yapılması gibi nedenler, dilde yozlaşmaya ve bozulmaya yol açar. Türk dilinin gücünü ve köklülüğünü gösteren atasözleri ve deyimlerimiz de bu sığ düşüncenin etkisiyle bu şekilde “galat” hâlini almaya devam etmektedir. Galat-ı meşhur lugat-ı fasihten evladır. Bu galat-meşhura bir örnek de konuda “Kazın ayağı öyle değil.” değil “Kaziye-i anha öyle değil” şeklindedir.

Hasılı “kaziye-i anha öyle değil”; “onun kararı farklıdır”, “o farklı düşünüyor” anlamına gelen bir deyiştir. Burada o üçüncü bir kişiyi, bir grubu ya da hüküm makamını tanımlamaktadır. Bir örnek de “Haydan gelen huya gider” değil doğrusu “Hay’dan gelen Huyn’a giderdir.” Hay Ermeni, Huyn Rum demektir. Zamanında Ermeni’den alınan rüşvet haram olduğu için eve getirilmez Rum meyhanesinde harcanırmış. Artık bu rüşveti kim neden alıyorsa orayı araştırmadım şimdilik! Bu atasözü ile ilgili farklı bir kaynakta ise “Hay’dan gelen hu’ya gider” deyimindeki “Hay ve Hu” Allah’ın isimleridir ve bu deyim “Allah’tan gelen yine Allah’a gider” anlamına gelir şeklinde ifade edilmiştir ki, bu husus okuyucuların takdirine bırakılmıştır.

İşte bu minvalde yanlış bilinen bazı atasözlerini ve deyimleri ve keza hayatımızda üstelik çokça kullandığımız atasözlerinin ve deyimlerin doğru kullanımlarını bir nebze olsun toparlamaya çalıştım.

Bir cümle kullanarak büyük anlamlar teşkil eden atasözleri ve deyimlerin gerçek okunuşları ve anlamları şu şekilde: “Baldız baldan tatlıdır” sözü “Daldız baldan tatlıdır” şeklindedir. Yoksa örf ve geleneklerimize pek de uygun olmayan bu atasözünün bu derece çarpıtılması bayağı ilginçtir. Daldız sözlük anlamı olarak “Petekten bal almak için kullanılan demir kepçe, demir bıçak.” şeklinde ifade edilmektedir. “İnce eleyip sık dokumak” değil, doğrusu “İnce eğirip sık dokumak” Bir karar vermeden önce etraflıca düşünmek anlamına gelir.

“Ateş olsa cürmü kadar yer yakar” değil, doğrusu, “Ateş olsa cirmi kadar yer yakar” Cirim, hacim demektir. Hasmın pek önemsenmediğini anlatır. “Su içene yılan bile dokunmaz” değil doğrusu “Su içen yılana bile dokunulmaz.” “Fukaranın düşkünü, beyaz giyer kış günü” değil. Doğrusu “Zürefanın düşkünü, beyaz giyer kış gün” Buradaki zürefa, zarif kimse anlamında imiş.

“Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz” değil; doğrusu “Ane gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz” Buradaki Ane, Bağdat civarında bulunan bir uçurumun adı imiş. ‘’Güzele bakmak sevaptır’’ sözü “Güzel bakmak sevaptır” şeklindedir.
“Azimle sıçan duvarı deler.” sözü “Azimli sıçan duvarı deler” şeklindedir. Burada sıçan olarak fare ifade edilmektedir.
“Göz var nizam var” değil doğrusu “Göz var izan var.” İzan; anlayış, anlama yeteneği anlamına gelmektedir. Nizam ise düzen ve kural demektir.

“Sıfırı Tüketmek” değil, doğrusu “Zafiri tüketmek” Zafir, soluk demektir.
“Eşek hoşaftan ne anlar” sözü “Eşek hoş laftan ne anlar” şeklindedir.
“Altı kaval, üstü şişhane” değil doğrusu, “Altı kaval, üstü şeşhane”
“Aptala malum olurmuş.” sözü “Abdala malum olurmuş” şeklindedir.
“Kısa kes aydın havası olsun.” deyiminin orijinali “Kısa kes aydın abası olsun.” şeklindedir. Sebebi efe abasının dizlerinin açık olmasıdır.
“Su uyur düşman uyumaz.” sözünün doğrusu “Sü uyur düşman uyumaz”dır. Sü eski dilde asker anlamına geliyor.
“Saatler olsun.” değil de “Sıhhatler olsun” diye vurgulamak gerekir.
“Su küçüğün sofra büyüğün” diye bildiğimiz atasözü aslında “Sus küçüğün söz büyüğün”dür.
“Yalancının mumu yatsıya kadar yanar” Bu söz insanlar tarafından yalancının yalanı en kısa sürede anlaşılır diye yorumlanıyor. Bu yorum doğru olmakla birlikte eksik ve hatta yanlış. Zira bu sözün ortaya çıkışı şöyle imiş: Eskiden yatsıyı kılmadan yatan bazı kişiler dışardan bakanlar yatsıyı kılıyor sansınlar diye yatmadan önce yatsının sonuna kadar yanacak bir mum yakarlarmış. Sözün aslı da budur.
“Aslan yattığı yerden belli olur.” Herkes bu sözü yatağın temizlenmesi anlamında anlıyor ama aslan yattığı yeri temizler mi ki temizlik için aslan örnek gösteriliyor. Halbuki sözün asıl anlamı “Bir aslanın aslan olduğunu belli etmesi için ayağa kalkıp kükremesine gerek yok yattığı yerde bile o aslandır.” şeklindedir.

İnsanların içine doğduğu kültür, bireye ayna tutarak onun davranışlarını şekillendirmesini sağlar. Bu davranışlar topluma göre de şekillenir. Toplumdaki yanlış davranışlar da taklit edilerek kazanılabilir. Bu da birey ve toplum arasındaki doğal etkileşimde yanlışlar silsilesinin zamansal sürekliliğini sağlayabilir. O halde davranışlarımızı şekillendirmeye dilimizden başlayarak bu istenmeyen zincirin zamanın bir yerinde kırılması ve düzeltilmesi gerekir.

Av. Suat ŞİMŞEK

Yazarın diğer yazılarını okumak için tıklayınız

kaynak:   https://optisyeninsesi.com/deyimler-ve-atasozleri/

 

 

 

En Çok Görüntülenen Ürünler

2674
SO-GI03 KURUM İPİ SİYAH 30 ADET
OPTISYENIN MARKETI
KURUM İPİ SİYAH
30 ADET
2399
RV10001 Gözlük Temizleme Spreyi 50ML
REVIVAL
Gözlük Temizleme Spreyi
50ML
1993
SO-GI07 SPORCU İPİ İNCE SİYAH 10 ADET
OPTISYENIN MARKETI
SPORCU İPİ İNCE SİYAH
10 ADET
1580
TN-1001 E-TİCARET KARGO  KUTUSU (ŞEFFAF) KİLİTLİ  BOYUT 18x9x7,50
BONJORNO
E-TİCARET KARGO KUTUSU (ŞEFFAF)
KİLİTLİ BOYUT 18x9x7,50
1578
SO-GI08 SPORCU İPİ KALIN (SİYAH) 10 ADET
OPTISYENIN MARKETI
SPORCU İPİ KALIN (SİYAH)
10 ADET
360°
1373
SO-GC09 CR39 7,50mm 6B (FUME) CR39 GÜNEŞ CAMI
SECTOR
CR39 7,50mm 6B (FUME)
CR39 GÜNEŞ CAMI
360°
1361
SO-GC12 FILM POLARIZE 60*70mm 6B (FÜME) POLARİZE GÜNEŞ CAMI
SECTOR
FILM POLARIZE 60*70mm 6B (FÜME)
POLARİZE GÜNEŞ CAMI
1308
SO-B101 SARI SİLME BEZİ BASKISIZ 100 LU SILME BEZI 15*18 SARI 1.KALITE 220 GR
SECTOR
SARI SİLME BEZİ BASKISIZ 100 LU
SILME BEZI 15*18 SARI 1.KALITE 220 GR
1188
SO-K56 CEP KILIF 50 LI PAKET SİYAH CEPLİ KILIF DERI
OPTISYENIN MARKETI
CEP KILIF 50 LI PAKET SİYAH
CEPLİ KILIF DERI

 

 

 

Son Görüntülenen Ürünler

515
SO-GI02 KURUM İPİ ÇOCUK RENKLİ 30 ADET
OPTISYENIN MARKETI
KURUM İPİ ÇOCUK RENKLİ
30 ADET
1138
SO-GI06 SPORCU İPİ ÇOCUK 10 ADET
OPTISYENIN MARKETI
SPORCU İPİ ÇOCUK
10 ADET
1578
SO-GI08 SPORCU İPİ KALIN (SİYAH) 10 ADET
OPTISYENIN MARKETI
SPORCU İPİ KALIN (SİYAH)
10 ADET
286
4 Renk Seçeneği
RVC241040-C2 ÇOCUK GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ TRN PEMBE POLARİZE 46-14-122
REVIVAL FRAMES
ÇOCUK GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ TRN PEMBE
POLARİZE 46-14-122
393
11 Renk Seçeneği
RVC241058-C8 ÇOCUK GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ LACİVERT POLARİZE 48-22-138
REVIVAL FRAMES
ÇOCUK GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ LACİVERT
POLARİZE 48-22-138
149
2 Renk Seçeneği
RVC241070-C1 ÇOCUK GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ M.SİYAH POLARİZE 51-20-140
REVIVAL FRAMES
ÇOCUK GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ M.SİYAH
POLARİZE 51-20-140

 

INSTAGRAM'DA TAKİP ET! @OptisyeninMarketi

399 Kayıtlı Ürün
3307 Kayıtlı Bayi
118 Günlük Ziyaret
8 Anlık Ziyaretçi